Yol inşaatı yolu bütünüyle kapamadan geçebilmek için sabahın köründe, tam 04:30 da Cusco'yu terkediyoruz. Yolda kısa bir iki gözlem molası verip yeni türleri de listemize ekliyoruz . Tam inşaatın başladığı noktaya geldiğimizde saatlerin değişmiş ve bir saat öncesinde yolun kapanmış olduğunu görüyoruz. Dedim ya Şöförümüz çok iyi . Bu sorunu on dakika süren istişarelerden sonra çözüyor. Grupta herkes hasta , dört kişi nezle , iki kişi acayip öksürüyor . Çok şükür bende bir şey yok .

Paucartambo da bir Kafe de sandviçlerimizi yiyip kahve içiyoruz. Hava nefis .İnca hatunları yöresel giysileriyle dolanıyor . Bugüne dek gördüğüm fotoğraflar canlanmış sanki. Baya da gerçekler . O şapkalar süsler ,etekler ,iki yanda ince örgü saçlar . Kafayı yiyeceğim. Sonunda dayanamayıp üç nesillik bir hatun ailesine birlikte fotoğraf çektirmeyi rica ediyorum. Bayılıyorum onlara ! Diana fotoğraflarımız çekiyor . Biraz dolandıktan sonra köprüye kuş gözlemine gidiyorum . Hemen bir Torrent Duck kayda giriyor. Spot winged ve Band tailed Pigeonlar çok yakınlar . Andean Kızkuşu ..

Kısa bir gözlemden sonra hareketediyoruz . Yolda bir iki yerde Antpitta arayacağız . İlkinibir dönemeçte durup aradık . 2 birey Kızıl Yerçavuşu (Rufous Antpitta) ( ssp. occabambae ). Kaçamadılarbizden.. Yavaş yavaş yükseliyorduk ve yükselirken her defasında değişik bir çiçek görüyordum . Eğer eklediklerime bakarsanız %98 bir çiçeği bir daha fotoğraflamadığımı görürsünüz . Karabaşlı Dağ Tangarası (Hooded Mountain Tanager)( Gina's photo ); Bıyıklı Çiçekdelen (Moustached Flowerpiercer) dağılımı sınırlı bir Tangara bu defa foto benim .

Güzel bir yoldan Manu Ulusal Parkının sınırına doğru yükseliyorduk . Yaklaşık 3400m. lere.. Bu yolu ve Manu'daki yolları unutmam mümkün değil . Neredeyse her yüz metrede değişik bir çiçek ,değişik bitkiler , kuşlar ve kelebekler .. Çiçekleri çayırlarda yayılır gibi değil , ağaçlarda veya çalılarda görmek mümkün. Manzaraya bakınırken bir renk gözünüze çarpıyor . Dikkatlice bakınca eklediğim müthiş çiçekler ortaya çıkıveriyor .Manu sınırına çok yakınız . Acjanaco Pass 'da 3560m. de bekçilerin barınağının bahçesinde öğle yemeğimizi yedik . Sağımızda solumuzda yol tabelaları ve Manu Ulusal Parkı levhaları var . Buradan Wayquesha Biyoloji Araştırma istasyonuna uğradık . Bavullarımızı indirdiler . Biz nerdeyse gün batımına dek gözlemde olacağız .

Wayquesha; bir Biyoloji İstasyonu aynı zamanda . Oldukça soğuk ve deniz seviyesinden 2910 m . yukarda .Çadır da kuranlar var . Bizim gibi ahşap kulübelerde kalanlar da . Ormanın içinde , yola yakın bir yer . Rehber alana girdiğimizde bize çadırları gösterince hoşgeldin Ural Dağları diye tam içimden geçirirken , şaka yaptığını söyledi . Rahatlamadım desem yalan olur . Saat 18 -19 arası sıcak su ve saat 18 ile 20 arası elektrik var . Elektriği kaçırmamak için liste toplantımızı yapıp akşam yemeğine oturuyoruz . Yemekten sonra dinlenmeye çekiliyoruz . Neyse ki sıcak su da elektriğin olduğu saatlerde var . Ben alışılmış; " odamda yılan arama " işlemini titizlikle tamamlıyorum . Sabah da erkenden balkonuma gelecek Maymunları bekliyorum. Evet doğal alan korunacaksa tam da böyle olmalı , çevredeki yaban hayatına olabildiğince uygun yaşamalı . Geceyi gündüze çevirmemeli . Eğer burada kalmaya niyetlenirseniz el fenerlerinizin ve kafa lambalarınızın olması gerek . Zaten turda yanımıza almamız gerekli listesinde olduğundan sıkıntı yok . Sıkıntı gece çok çok soğuk olması . Sabah Yağmur ormanıyla birlikte uyanıyoruz . Bu uyanışı her zaman özlüyorum . Daha melodikten ziyade sert yüksek sesler geliyor. Papağanlar , maymunlar anlayamadığım diğer sesler insana merakla karışıkneşe veriyor .Bu gezide en büyük şansımız havanın güzelliği oldu . Güneş , doğayı gözlerimizin önüne her çeşidiyle sergiledi .

Bulutlar altında bir orman , adı üzerinde Cloud Forest .. Manu Ulusal Parkı sınırındayız. Bugünden sonra da Manu'nun kollarındayız . Şu andan itibaren bir daha eskisi gibi asla olamayacağımı hissediyordum . Kaldığım kulübenin balkonunda Bulutlu Ormanlarda bizi hangi türlerin beklediğini düşünüyordum sadece . Uluyan Maymunları dinliyor ,hedef türlerimi düşünüyordum . Ne denli basit bir düşünce olduğunu Manu'nun kalbine indikçe anlayacakmışım ..