Yağmur Ormanlarına ve kuşlarına yumuşak geçiş için Brezilya'nın Güney Doğusunu seçtim.Birden Tropik ormanlara daldığımda kafam karışmasın diye. Şimdi pat diye Amazon yapmanın keyfi olmayacaktı. Sindirerek gitmenin daha doğru olacağını düşündüm. Şu an yine doğru karar verdiğimi düşünüyorum. Güney Amerika yeni bir coğrafya . Onlarcayeni kuş ailesi ile tanışmanın heyecanı inanılmaz. Collins ten ayrılıp da buralara gitmenin en büyük nedeni de bu heyecan !
Kitaplarımı önceden getirtip epey de çalıştım tabi. Ön çalışma çok gerekli . Ama asıl hayret ettiğim bu aileleri kısa zamanda ayırdedebilmem oldu. Hiç zorluk çekmedim. Oysa kafamın çok karışacağını düşünüyordum. İlk gün 100 den fazla tür görebiliyordunuz fakat ondan sonraki günler bir önceki gün gördüklerinize eklenen türler olarak devam edince sorun kendiliğinden ortadan kalkıyor. Her zaman kitabınızı yanınızda ve hemen bakabileceğiniz bir şekilde üzerinizde taşımanız çok faydalı . Andy çok faydalı bir cep kitabı yaptırmış . Sadece orada gördünüz türler resimleriyle bu cep kitabının içinde . Düşünüp bu şekilde çözmesi muhteşem. Çünkü bazı kitaplar kalın ve ağır , taşımak zor. Hoş yine de ben taşıdım .Bu geziye talebin yoğun olmasının bir diğer nedeni de Endemik türlerin fazla olması .
Sonuç olarak renkli kuşlar kıtasına doğru yola koyuldum . Bu güne dek Kanada ' da sadece iki tür Nektarkuşu ( Sinekkuşu , Kolibri ) görmüştüm. Şimdi Onların asıl vatanında olacaktım. Toplamda Iguazu yu da katarsam , 13-14 günde400 den fazla yeni tür görme olasılığım vardı . Ülkemde bu sayıya ulaşmak için on yıl geçmişti. Kulağa hoş ve ilginç gelen bir olay? Bu olayı yaşamak da bir Kuş Gözlemci için harika bir deneyimdi!
Sonuçta muhteşem doğasını ve kuşlarını içimize sindirerek güzel bir geziyi tamamladık. Iguazu ile birlikte 400 den fazla yeni tür gördüm. Çok şükür kitabı çalışırken görmeyi arzu ettiğim türlerin %90ınından fazlasını görme şansı buldum. Çok iyi bir arkadaş kazandım : Anita.
Yağmur ormanlarında çoğu türü görmek zor değil. Ancak orman altında beslenen türler bir alem! Kesinlikle yaprakların altından gidiyorlar. Bir yerde kaybediyorsunuz. Rehberimiz Andy sağolsun tekrar tekrar buluyordu:) Yağmur ormanının ,ormanaltı bereketli . Pes ettiğim şimdilik tek grup yırtıcılar . Çok belirgin olanlar dışında , onlar için arazide de zaman harcamayı gerektiren sıkı bir çalışma gerekiyor. Bu koşullarda Rehbere tabi oluyorsunuz. Belki daha sonra tekrar buralara gelebilirsem birkaçı aklımda kalabilir..
Ben Rio de Janerio yu ilk bakışta Istanbul'a benzettim. Ne var ki daha engebeli yeşil ve bizimki gibi mırıl mırıl bir denizi yok. Okyanus ayrı bir tat vermiş Rio'ya . Rio'luların da aynen bizim gibi endişeleri var . Köprüde kaza olunca trafik felç oluyor . Trafik zaten bir alem orada da . Tabi nufus nerdeyse Istanbul'un üçte biri . Minas Gerais ' ten Tom Jobim Havaalanına gitmek için Niteroi köprüsünden geçiyorsunuz. Sonra tekrar kısa bir köprü ile Havaalanının üzerinde bulunduğu adaya..