Uzun bir yolculuktan sonra akşamüstü Johannesburg da ki otelimize
ulaştık. Burada bir gece konaklayıp , sabah
tekrar yola çıkacağız . Kuzeydoğuya doğru gözlem yaparak Magoebaskloof’a
gideceğiz. Güney Afrika’nın Doğusu daha çok safari parklarıyla ünlü. Turumuzda
14 gün , benim için 260 yeni türle sona erdi . 11 gün daha gözlem yapacağız. Sadece
75 tür için gelen Mike ‘ın henüz türleri tamamlanmadı. En son gün, en son
gözlemde Rock loving Cisticola (Lazybird) ile son türü ile de vedalaşacak. Günde
ortalama 100 tür görüyoruz. Fakat bunların herbiri yeni türler olmuyor . Kaç
yeni tür getirecek o günler göreceğiz. Bu sayıları bildiğiniz gibi eKuşbank’ taki
hesabımdan kolayca alabiliyorum. Yeni bir Toygar ile Toygar listem zenginleşti : Short clawed Lark. Bundan sonra üç Toygar türümüz daha olacak . Toplamda 24 tür Toygarı görmüş olacağım.
Güne Horus Ebabilini (Horus Swift) arayarak başlıyoruz. Cullinan Diamond Mine adlı elmas madeni cıvarına gidiyoruz. Hemen Horus Ebabillerini görüyoruz. Sadece onlar da değil. Ak Alınlı Arıkuşu (White fronted Bee-eaters) etrafımızda ötüşüyor. En hoşuma giden türlerden biri Sürmeli Zümrüt Guguğu (Diederik Cuckoo) oldu. Tekrarlı ötüşüyle bizi neşelendiren Kara kolyeli Barbet !(Black collared Barbet). Pretoria ya doğru giderken yol üzerinde zor bir tür olan Litsitsirupa Ardıcı (Groundscraper Thrush) apaçık önümüzde gezindi. Büyük Bıyıklı Balkılavuzu (Lesser Honeyguide) Proteria yakınında gördük. Yola devam ederken hava bozdu. Fakat ben çok hatırlamıyorum. Derin bir uykuya dalmışım.(Foto: P. Morris - Sürmeli Zümrüt Guguğu)
Magebaskloof’da
otelimize çiseleyen yağmur ve yoğunlaşan
sis içinde vardık. Yaşasın burada iki gece konaklayacağız. En azından bavul
toplamayacağım bir gece ve sabah olacak. Odada ilginç bir not vardı. Pencereleri
açık bırakmamamızı , maymunların içeriye girip dağıtabileceğini yazıyordu. Beyaz
boğazlı Maymun (Samango Monkey). Gerçekten çatılarda dolaşıyor , balkonlara rahatlıkla
atlıyorlar. Gördüğümüz memeli hayvanlardan çok söz etmiyorum ama kuş falan
derken 60 tür memeli görmüşüz. Onlar için tanım kitapları da alıyorum. Hatta
yanımda da var. Arabada giderken göz gezdiriyorum fakat bugüne dek Dünyada gördüğüm memelilerin
bir listesini yapamadım. Umarım bir gün sıra gelir. Neyseki akşam Greek
restoran havasında geçti .
Tam Savanlardayız. Savanların ağaç ve çalı türleri Baklagillerin ,Mimozagiller
alt familyasından geniş bir cinsidir Akasyalar. Yaklaşık Dünyada 160 cinsi var.
Yine yolda bir Akasya kitabı buldum. "Acacias of South Africa". Bundan sonra da
çok güzel Mimozalar göreceğiz. Avustralya’da da harika mimozalar vardı . Onlar
wattle diyorlar. Akasyaları dünya da sevmiş . Bizde de Yalancı akasyalar var
Mimozalar var. Doğal değil. Kıbrıs Akasyası dediğimiz menşei Batı Avustralya
olan Altuni Akasya gibi türler bizde de yetiştiriliyor. Kum tutucu , rüzgar kesici
, bahçe düzenlemelerinde sapsarı çiçekleriyle hoş ve güzel bitkiler. Biz
savanlardayız !
Bu sabah yerel rehberimiz David katılıyor. Öncelikli alanlara giderek , kuş türlerini bulmamız için nokta atışı yaptıracak. Çok verimli bir gözlem günü olacağa benziyor. Otelin yakınlarında hedef türümüz Kap Papağanı (Cape Parrot) . Hava sisli o nedenle yarın sabaha erteliyoruz. İlk durağımız sis dağılırken bir orman. Bu ormanda baskın ve çok güzel bir koku vardı. Yağmur çiselemiş sis yeni dağılmaya başlamış ,ortalıkta çiçek de görülmüyor. İbreli ağaçlar var , çam kokusuna da benzemiyor. Sorsam kimse bilmez . Belki David . Ormana girdikçe daha da artıyor mis gibi bir koku.. Kokuyu araştırırken uçmadığı ümidiyle Yarasa Şahinine (Bat Hawk) doğru gittim. Nokta atışı bir tür . Şimdi yeni bir nokta daha. Yine yol şevinden tırmanacağız. Ayakta zor duracağınız kadar dik olan ormanda dallara tutunmasam kesin yuvarlanırdım. Pete çok sinirli , yerel rehberle geçinemiyor. Irkçılığı tuttu. Kertikçiler bir duvar yapıyor , Christina ile ben arkada birbirimize bakıyoruz ne yapmalıyız gibi. Ötücü kızılca Bülbül (Chorister Robin-chat) de bu defa yol şevinin altında oynuyor. Güzel bir kuş ama önümüzde insan duvarı! Ya sabır! Daha sonra üç yerde daha gördük Bülbülü . Boşa heyecan yapmışız. Kuş sadece Güney Doğu Afrikada yaşıyor. İlk Knysna Turakoyu burada gördük. Tam tipik formunu son gün Durban Havaalanına giderken uğradığımız Marutsa Forest de gördük.
Neyse Gurney Ardıcı (Orange ground Thrush) ,nefis bir Narina Trogonu ,harika Knysna Turako ile keyfim yerine geldi. Gündüz gözüyle bir çift Afrika Alaca Baykuşu (African Wood Owls) gördük. David Yaprakbülbülü (Yellow streaked Greenbul) ve Sarı gerdanlı Çıvgın (Yellow throated Woodland Warbler) ile devam ettik. Bu türlerin her biri için ve herbirini yazmadığım türler için çok seviniyorum! Sarı gerdanlı Çıvgın örneğin ! Öğle yemeğinden sonra hemen araç parkında Drakensberg Prinia güzel şanstı. Değişik noktalarda durup kuş bakarak yola devam ettik. Maskeli Çölkoşarı (Temmicks Courser) , Kalem kuyruklu Vidya (Shaft-tailed Whydah) güzel türlerdi. Fakat son durağımızdaki Yeşil Çiftbenek (Green Twinspot) bütün yorgunluğumu aldı. (Foto: P. Morris - Yeşil Çiftbenek)
Sabah sis hafifti. Kahvaltıdan sonra kalabalık Banded Mongoose sürüsü otelin bahçesindeydi. Bavullar yüklendi ama önce Cape Parrot u arayacağız. Rahat rahat caddeden yürüyor okaliptüs ağaçlarını kontrol ediyorduk. İkinci cadde de bulduk. Kesinlikle alışık olmadığımız renklerde bir papağan. Bu arada Barratt Ötleğenini de (Barrat’s Warbler) aradan çıkardık. Yolumuz uzun ve gözlem durakları olacak. Wakkerstroom'a doğru yolculuk başlasın! (Foto: P. Morris - Kap Papağanı)