Dindar bir mimar olan Gaudi , Sagrada Familia da doruk noktasına ulaşmışve geçmiş! Apiaceae , Maydanozgiller ailesinin taşıdığı bir katedral ,düşünebiliyormusunuz ? Sanki Deli Kerevizler!Bir bitkiyi örnek alıp kurulan bir taşıyıcı sistem , üstelik fevkalade mimari estetiği ile ! Benim yorumum bu. Audio bilgi sistemiyle gezdim.Doğa, her zaman, insanlığın tüm bilimlerinde esin kaynağı olmaktan öte direkt fayda sağlamış. Doğadaki renkler ve desenler ,ülkelerin kültürlerine taşınmış . Ne mutlu görüp anlayanlara ve değerlendirenlere . Gaudi ' ye ne mutlu!
Genel olarak kiliselere , katedrallere girmem . Kendimi oraya ait hissetmediğimden ve içim karardığından kaynaklanıyor. En son Rahmetli Cihan ile Meryem ana Kilisesine, onun isteği ile bir gezimizde uğramıştık. Her neyse, o günden bu güne Gaudi ye olan hayranlığımdan Sagrada Ailesinin Katedrali bir istisna oldu. Gaudi muhteşem bir mimar , deha ve iyi bir dindar. Bunun yanında doğayı yakından tanıyan bir mimar. Doğayı eserlerinde yorumlamasına ve başarıyla uygulatmasına hayranım. Bu konuyu tekrar tekrar düşünüyorum. Onunla çalışanlar neler düşündü acaba . Nasıl başarmış , ne kadar detaylı işlere girmiş!
Katedralin detayları ,diğer eserlerinde de olduğu gibi muhteşem. Benim burada kafama takılan bir soru var. Paylaştığım Katedralin içinin bir bölümü. Gördüğüm zaman şöyle dedim kendime: "Ben bu bitkiyi tanıyorum".Döndüğümde ve halen bir kaç makale okudum , videolar izledim . Belki İspanyolca vardır. Yine tatmin edici bir görüş bulamadım. Palmiye denmiş birinde . Bence ilgisi yok. Karşımda Apiaceae - Maydanozgiller familyasından çok tanıdık bir bitki duruyor. Yabani Kereviz havasında veya dikenli bir tür olabilir. Çünkü sütunlar silindirik değildi . Özellikle yapmamış Gaudi. Smyrnium olusatrum , Deli Kereviz belki ama tepedeki çiçek gibi görünen dikene daha çok benzeyen bir yapı vardı. Dallandığı yerdeki gözler , bana bitkinin sütlü veya köpük de taşıyabilen bir bitki olduğunu düşündürüyor. Dün akşam Serdar Hocayla telefonda konuştuk. Boğa Dikenine - Eryngium maritimum a benziyor gibi dedi. O da Apiaceae yani Maydanozgiller familyasından.
Bu bitkilerin ikisi de Akdeniz ikliminde yaygın bitkiler .Eğer Bitki severler veya Botanik Hocalarım , fotoğraflardaki görünen konusunda bir bitki yorumu yapabilirlerse çok sevinirim.Doğada düz çizgi yoktur derim hep . Mimar arkadaşım Sema Kumyol'un kulağını çınlatayım burada . Birleşmiş Milletler ile çalışmaya başladığında ikinci çalışma alanı Rwanda olmuştu. Bir ara Istanbul'a tatilde geldiğinde buluşmuştuk. "Bahar ben düz çizgiyi bir türlü anlatamıyorum. " . Doğanın içinde yaşayanlar için düz çizgi çok yabancı . Aslında onlarda bu bilgi var bizde yok muydu? Doğanın güzelliği de burada saklı. Gaudi yıllar önce doğada düz çizgiler yoktur diyerek her detaya bunu yansıtmaya çalışmış. Çok zor detaylar , zaman isteyen, çok iyi işçilik ve ustalar isteyen çalışmalar bunlar. Ön taraftaki kapılardan en soldaki sulak alan kapısı. Sulak alan bitki ve böcekleri var. Ortada güllerden bir kapı ve sonra sarmaşıklar ve üzerinde gerçekten olan böcekler.
Dış yüzey ailenin yaşantısını anlatan tasvir heykelciklerle bezeli. İsimleri de yazıyor . Kümes hayvanları , ağıllar , müzik , ustalar , mühendisler , işçiler , çeşit çeşit doğal bitkiler , çiçekler hepsi ve fazlası katedralin yüzeyinde.İçerisi ise vitrayların renklerinden süzülen ışığın yansımasıyla olağanüstü sade . Doğu Batı yönünde yer alan renkli pencereler ışıkla adeta sabah akşam oynuyor ve içeriye süzülürken tanrısal hüzmeler bırakıyor. Dışı Dünya yaşamıyla bezeli , içi dingin huzurlu Ahiret hazırlığı ile betimlenmiş katedral.
İçeridebaktığınız her yerde bir dehanın eserinde olduğunuz apaçık ortada. Barselona'dan ayrılırken hayranlık duygularım beni tekrar oraya getirecekti . Biliyorum.