HAYDARPASA’NIN YABAN ADALARI
Haydarpaşa mendirekleri ; vapurlarda ,gazetemizin sayfasını çevirirken başımızı kaldırdığımızda göz göze geldiğimiz kuşlarımızla doludur. Her zaman orada olmaları , gözünüzü tekrar gazetenize çevirirken mendirekle bütünleşmiş bu görüntü , sizi okuduklarınızdan çoğu kez alamaz. Vapurda çayınızı yudumlarken ,sevdiğinizle sohbet ederken, günlük yaşam sizi öylesine ele geçirmiştir ki, mendirekteki kuşların görüntüleri şeffaflaşır adeta..ta ki bir çocuk “Anne kuşlara bak !! Neden oradaki kanatlarını açmış hareket etmeden duruyor ?" diyene kadar..Bir an için annenin yerine kendinizi koyup bu sorunun yanıtını ararsınız değil mi? Tesbihini çeken yaşlı bir amca birden “Sen kışın göreceksin bu mendireklerin üstlerini, bir uçtan bir uca kayaların üzeri her yer kuşla dolar..” der. Minnetle bakar anne ,yaşlı amca devam eder “ Onlar burada hem dinlenir, hem de çevreyi gözler” ..
Eğer kuşlar, yaşlı amca gibi kimilerinin dikkatini çekmişse, kışın sayılarının arttığını ,yazın azaldığını fark ederler etmesine de bu sayının 9000lere doğru gittiği günler olduğunu varsayabilir mi bilemem. Sabah ve akşam işlerine vapurlarla gidip , dönen kimi insanlar da farkında olmasına farkındadır bu kuşların, ama bu defa da yanıtını bulamadıkları bir çok soruları vardır.
Martıların bazılarının birbirine benzemediğini görürler. Karabatakların kışın kapkara olan tüylerinin ,bahara kalmadan, Ocak veya Şubat aylarında, boğazında ve karnının iki yanındakilerin beyaza döndüğünü farkederler. Hatta kışın mendirekte yuva hazırlıklarına başlayan , başlarının üzerindeki tüyler dikilmiş , diğerlerinden daha nahif bu karabatakların da çabalarını izlerler. Bazen karabatak denen kara kuşların bir kaçının ,kanatlarını öylece iki yana alabildiğince açıp durduğunu görürler. Nedenini merak ederler ?Bembeyaz martıların yanında kahverengi kırçıllı çirkin martıların; ya başka bir martı türü ya da yaşlanmış martılar olacağını varsaymaya çalışırlar. Mart’ da Nisan’ da aralarına kafaları kararmış martıların karıştığını görürler. Yaz gelmeden Nisan’ın 15inde, onlar da kaybolur. Ekim’in ortalarında ,gözlerinin arkalarında siyah benekleriyle gelen martıların aynı martılar olduğunu kim söyleyebilir? Neden bazı kuşların giysileri değişir ? Mendirekteki kuşların arasına , küçük bembeyaz martılar karışır , sonra neden hemen kaybolur. Ağustosta gördüğünde yavru olduklarına karar vereceğin güzelliktedirler. Neyseki gri balıkçıllar gözlerin takılacağı cüsseleri ile diğerlerinden hemen ayrılır.
Sadece mendireklerin üzeri değil çevresin de de zaman zaman değişik kuşlar belirip gider. Kışın mendirek üzerinde sayıca birkaç tane kanatları diğerlerinden daha kara martılar, ya mendirek üzerindeki martılara karışır ya da çevrede uçar dolaşır. Alınlarında beyaz benekleriyle ,bazen kayaların üzerine de çıkan şu karakuşların adı nedir ?
Kimdir bu kuşlar ? Neden mendirekte olmayı tercih ederler.. Konum açısından Istanbul'un en hareketli deniz ve liman trafiğinin yanıbaşında olduğu halde neden hiç aldırmadan mendirekleri terk etmezler..
Haydarpaşa mendirekleri biri kısa 600m. kadar diğeri daha uzun 1750m. uzunluğunda iki parçalı yapılardır. Aslında kuşların gözüyle bu yapılar kıyıdaki , ince uzun adalardır. Şile veya Riva’daki gibi bu adalar doğal değildir. Fakat sadece kuşların birbirleriyle paylaşacağı ; köpeklerin, insanların baskısı olmayan, gece-gündüz kendilerini emniyette hissettikleri ,karayla bağlantısı olmayan bir yerdir. Üzerinde gölge yoktur ,rahat rahat güneşlenirler,avlanır gelir mendireğe kanatlarını kuruturlar.. Fırtınalı havalarda duruma göre sığındıkları bir yer bile olabilir.Uçmak enerji isteyen bir iştir. Beslenmek için , rahat gözlem yapacakları, kısa mesafelerde avlanarak geri dönüp dinlenecekleri bir yerdir. Burada gecelemek martılar için çatılarda gecelemek kadar emniyetlidir. Hava koşullarına göre zaman zaman sığındıkları barınak bile olabilmektedir.
Aslında Haydarpaşa mendirekleri ,limanı korumaktan başka zaman içinde ;Haydarpaşa’nın insan yapısı yaban adaları olmuşlardır..
Kuşların mendirek üzerindeki sayıları mevsimlere göre değişiklik gösterir. Mendirekte yer alan kuşların başında karabataklar ve martılar gelir.Kış mevsimi mendireklerin en kalabalık olduğu mevsimdir. Karabatakların sayıları kışın mendirekte 3000’e kadar çıkabilir. Karabatakların kışın kapkara olan tüylerinin ,ilkbahara doğru boğazında ve karnının iki yanındakilerin beyaza döndüğünü görülür. Bu onların üreme giysileridir. Üreme giysisine bürünen karabataklar Nisan ortası yuva kurmak üzere yola çıkarlar. Bu nedenle mendirekteki sayıları azalır. Ekim ortalarında daha da çoğalarak kışlamak üzere geri dönerler.
Kışın mendirekte yuva hazırlıklarına başlayan ,başlarının üzerindeki tüyler dikilmiş , diğerlerinden daha nahif karabataklardan söz etmiştik. Tepeli karabataklar.. İstanbul kuş Gözlem topluluğundan bir arkadaşımızın kaydı ile 15 Şubatta 50 bireyi bulan sayıda görülen Tepeli Karabatakların ,Ocak ve Şubat ayında 22 – 30 bireyi yuva üzerinde otururken tespit edilmiştir. Böylece Tepeli karabatakların mendireği yuva kuracak kadar güvenli bulduklarını da öğrenilmiştir.. Yılın her ayında ,bu kuşları değişen sayılarda da olsa mendirekte görmek mümkün.
Yine gözlemlerimize göre ,Karabataklara nazaran Tepeli karabataklar’ın denize daha yakın kayaların üzerinde durmayı yeğledikleri görülmektedir. Karabataklar ise daima fenerin, direklerin üzerine çıkma eğilimi gösterir. Kuşların da Haydarpaşa yaban adasında kendilerine göre yerleşim konumu aldıkları yorumunu getirmek doğru olur mu bilinmez.
Mendireğin olmazsa olmaz kuşları Martılar.. Beyaz renkleriyle mendirekte yerlerini alan martıların hepsi aynı tür değildir. Gümüş martıların yanında kahverengi kırçıllı çirkin martılar da ayrı bir tür değildir. Onlar genç Gümüş martılardır. İstanbul’da çatıları gören yükseklikte oturuyorsanız onları tanımamanız imkansızdır. Birinci kışlarını bu giysileriyle geçirirler . Hazar martıları da Gümüş martılara çok benzemekle birlikte pembe bacaklarıyla onlardan ayrılırlar. Hazar martıları genelde kışlar. Gümüş martılar hareketlidir. 350 bireyi tünese bile hemen mendireğin çevresinde uçan 1200 birey görülebilir.
Gümüş martılardan daha küçük , bahara doğru kafası kararmaya başlayan martılar ise Karabaş martılardır. 15 Nisan’da yuva kurmak için uzaklaşır , 15 Ekimden sonra gözlerinin arkasında siyah bir benekle mendireğe dönerler. Ocak ayında mendirekte 2600 bireye varan sayılarda görmek mümkündür.
Yine az sayıda da olsa Kara sırtlı martılar kışın görülürler . Sonbaharda gelir Nisanda giderler . Mendirek üzerinde uzaklardan da konuk ağırlar ..Baltık denizi ,İngiltere İrlanda ve Kuzey doğu Amerika sahillerinin kuşu olan ,ancak 2005 yılının Eylül ayından bu yana her sene mendireğe gelen bir de konuk martımız var. Büyük Kara Sırtlı Martı . Şubata kadar kalıyor kayıtlara göre. Her yıl gelen hep aynı birey mi derseniz söylemek zor. Bugün de burada olma olasılığı var.
Kış aylarında görülen Küçük gümüş martı ve baharlarda bembeyaz Akdeniz martıları da sık olmasa da mendirekte rasladığımız kuşlardır. Küçük gümüş martı Ocak –Şubat aylarında 4 birey olarak ,Akdeniz martısının da Mart ayında mendirek cıvarında 354 bireylik bir kaydı bulunmakta.
Sık olmasa da mendireği ziyaret eden Kara gagalı sumruları da anmak gerekir. Martıya benzeyen bu zarif kuşları da mendirek üzerinde ve çevresinde aramak gerekir.
Herkesin daha çok tanıyabileceği mendireğin ayrılmaz kuşu gri balıkçıldır. 11-12 bireye kadar kaydı bulunmaktadır. Gülhane parkında 20 kadar yuvaları bulunan bu kuşlar her zaman mendireklerin az sayıda da olsa ayrılmaz kuşlarıdır.
Zaman zaman mendirek kayalıklarının üzerinde sakarmekeleri de hatırlıyorum. Alınlarında beyaz lekeleri olan bu kuşlar zaman zaman kayaların üzerinde güneşlenir. Bahri ve Batağanları da mendirek çevresinde görmek olasıdır.
Haydarpaşa Mendirekleri , Istanbul 'un yaban adaları olarak kuşların yaşamında yerini almış , bizlere de yakından yaban hayatı gözleme olanağı vermiştir.