Kuusomo Rusya sınırına yakın. Burada Büyük Orman Tavuğu ve Fındık Tavuğu hedef türlerimizden . Daha Kuzey daha Doğu! Hava nispeten soğuyor . Güzel bir sabah , nedense heyecanlıyım. Büyük Orman Horozunu görecekmiyiz acaba ? Onu görsek bile Fındık Tavuğunu nasıl bulacağız . Kocaman orman . Bizim rehber de ağır mı ne ? Ağır olduğu doğru 2m. falan . Neyse düşünürken sabahın köründe yolumuzu Fındık Tavuğu kesmez mi? Oy oy oy !! Bize baka baka karşıya geçip ormana daldı. Elde var bir! Arabadan inmeden bir kertik . Aradan 5 dakika geçmedi . Çok da ilerlememiştik . Harry yavaşça aracı durdurdu ve Capercaillie dedi. Dişi bir Capercaillie yine karşıya geçiyordu. Aractan inmeden fotoğraf falan çekmeye çalıştık . Yine yola devam ettik. Az bir süre sonra bu defa yolun kenarından bir kaç metre içerde yine Capercaillie ! Bu defa bir erkek ! Büyük Orman Horozları gerçekten iriymiş. Hepimiz araçtan inmek istiyor fakat Harry'nin kapıyı açmaya niyeti yok. Daniel temiz bir fotoğraf için kapıyı açtırıyor. Daniel'i gören Horoz kaçacağına bağıra çağıra öyle bir üstümüze geliyor ki dövecek ! Nasıl bir kuş ise kesinlikle kaçmadı bizden . Üstelik arabaya nerdeyse saldırdı! Endişelerimle başlayan gün yarım saat içinde şenliğe dönmüştü . Bundan sonra birşey görmesem de olur diyordum içimden . O denli harika türlerdi.
Mavi kuyruklu Bülbül bu kadar kolay olmayacaktı . Bugün onu duyduk ,daha doğrusu Harry duydu ve biz de zamanla ötüşünü öğrendik. Zamanla diyorum görmek için nedense bu defa dik bir yamaca 3 gün boyunca çıkıp inmek gerekti. Çok hoş bir kuş fakat bir türlü ortaya çıkaramadık. Neyse üçüncü ve bu alanı ziyaret için son günümüzde şirin güzeli gördük. Gerçekten Finlandiya'da istediğiniz kuşu bulmak zor . Habitat kilometrelerce aynı . Değişik habitatlar için mümkün olan yüksekliklere çıkmak gerek. Onlar da 1000 m.den biraz fazla. Büyük Orman tavuğu veya Findık Tavuğu yoldan geçmese gir ormana ara dur. O kadar yol geçtik sadece bu yolda gördük. Diyorum ya rehbersiz Finlandiya sadece macera olur.
Sibirya Baştankarasına kısmet bugün. Öğleden sonra biraz orman içine giriyoruz. Bir ağacın üzerine kuş yuvası yerleştirilmiş. Henüz boş görünüyor. Harry bize yine yeni uzaklıklar belirliyor . Hepimiz çömeliyoruz. Bekliyoruz. Bizimki gagası dolu geliyor. Şirin bir Baştankara ! Bir sağdaki dal bir soldaki dal derken yuvaya yaslanıyor. Burada fotoğraf çekerken çıkan sesler ve yaklaşma isteği Harry 'i kızdırıyor ve hemen bizi toplayıp kuştan uzaklaştırıyor. Düşünebiliyormusunuz kocaman ormanda bir yuva asmışlar . Ancak kuşu öyle gösterebiliyorlar .
Benim hertürlü Çaprazgaga hayalim de suya düşüyor. Çaprazgagalar ağaç tepelerinde sürü halinde uçuyorlar . Hiç bir şekilde aşağılarda görmek mümkün değil. Çift çizgili Çaprazgaga ise genelde Rusya sınırı cıvarında olabilir veya bazı yıllar gibi gelip daha içerlere sokulabilirmiş. 27 Mayıs 2013 . Yarın Rusya sınırında aramalara devam .
Her gün Kaşıkgaga , Kılkuyruk , Yeşilbaş , bir kaç tür kıyı kuşu, Altıngöz , Sütlabi , Tarakdiş ,Elmabaş , Kulaklı Batağan , Florya , Kara Ağaçkakan , Kuğu , Ötücü Kuğu , Bahri , Guguk , bazen Turna , Kızkuşu , Çamurçulluğu , Orman Düdükçünü , Küçük Martı , Sumru , Büyük Baştankara , Kara Sinekkapan , Dağ İspinozları , Benekli Sinekkapan , İskete , arada Küçük Çinte , tepelerden Çaprazgagalar gördüğümüz türler . Hemen hepsi de ürüyor. Benim özellikle yazdıklarım bana farklı ve yeni olan türler.