Ancak kısa zamanları daha faydalı kılmak, daha çok tür görmek için hafta sonları Tuzla Kamil Abduş, Maltepe Çiğdeci alanı , Riva sıksık gözleme gittiğimiz alanlar oluyordu. Tabiki evden yaptığım sabahları Yelkovan kuşları sayımı veya her yıl aynı zamanda ortaya çıkan Ada Doğanı gibi ayağımıza gelen türler de olmuyor değildi. Sabah yürüyüşlerimde göçün sonuna doğru her yıl gelen Harem'deki Sarıasma , evden keşfedip sahile indiğim Kara Gerdanlı Dalgıç , Kara gagalı sumrular, Sumrular, Bahriler , Sakarmekeler , Batağanlar , zar zor ayırmaya çalıştığım çatılardaki Martılar yine ayağımıza gelen kısmetlerdi. Hafta sonu Şile'de Tepeli Karabatak yuvasını saymak da güzel oluyordu .Riva'da veya Şile'de Leylek saymak da!Yavuz'la paylaştığım tüm gözlemler benim için çok özel gözlemlerdi. Bu gezilerde diğer Kuş Gözlemcilere raslıyor , bazen de Yavuz ile biz onlara katılıyorduk. Hatta Yavuz bizi Süreyya ve Tuba ile benim ilk KOSK uma da götürdü! Günün güzeli de BüyükÇekmece'den uzun zaman ayrılmayan ilk Duvar Tırmaşık kaydı oldu. Zaten Yavuz bana her zaman uğurlu geliyordu:)

Kuş tür sayım 250 yi geçtiğinde artık yeni türleri görmek çok kolay değildi. Belli zamanlarda belli alanlara gitmek gerekiyordu. Yavuz da Kuşçu camiasını tanımaya başlamıştı. Tutkumu çok iyi anlıyor ve her zaman onunla paylaşmamdan keyif alıyordu. Böylece katılamadığı zamanlarda kuşlara doğru dostlarla gidişlerimi son derece anlayışla karşılıyordu. Bir mühendis olarak sayılarla olan ilişkisi benim 300 de de durmayıp 400 e de gidebileceğim kaygısını taşıyordu elbette..

Kuş dostları içinde, Bahar Ablalarını da aralarına alıp gözleme götürmek isteyen dostlar sağolsun! Istanbul'dan arabayla yola çıkarak ,Oğuz Mülayim , Barbaros Demirci ile Ocak ayında Göller Bölgesine yaptığımız gezi ; yine Barbaros ve Eray ile Ankara Mogan ,Kulu Kozanlı gezisi , KOSKsayımları ; Kuş türlerime , yeni türler katıyordu.300. türüme yaklaşmaya başladığımda artık Doğu türlerine ve de Güneydoğu daki eksik kalan türlerime de kavuşma vakti gelmişti. Çalıştığım için zaman kısıtlı olduğundan 3 veya 4 güne sığabilecek bir tur nasıl olacaktı. 2005 yılındaancak uçakla gidip , havaalanından araba kiralamaklaişi çözmenin tek çare olduğunu düşünmeye başladım. Bu şekilde uçak ulaşımlı ,araç kiralamalı kuş turları başlamış oldu .Kalacak yer konusunda her otele güvenemiyordum ve bilmiyordum. O nedenle Öğretmenevlerinde veya Karayolları gibi kurumların sosyal tesislerinde kalmak bana daha güvenilir görünüyordu. Alana daha çabuk ulaşılacak şekilde kalacağımız yerleri planlamak gerekiyordu ayrıca..Bu nedenle de otelde kalmak da gerekebilirdi doğal olarak.

Sonunda 2006 da Sevgili Emin Yoğurtçuoğlu ile turlara başladık. İkimiz de çok heyecanlıydık. Türkiye'de Soner yabancılara turlar yapıyordu. Bir çok kuşun da noktasal yerlerini biliyordu. Soner'in yer tanımları ve diğer bilgileri Emin araştırıyor topluyor ve planı yapıyordu. Ayrıca katılmak isteyenler de olursa geliyordu. Emin'in deyimiyle " Kuşçu Fırtınası " turları başladı. Emin'in maillerde gönderdiği hedef türler listesi inanılmazdı. Çoğunu Emin'in heyecanına vermiştim o zaman. Oysa bugün o türlerin çoğu gerçek olmaya başladı.

Doğu Akdenizde Kuşçu Fırtınası 'na ilk kuş kitabımızın çevirisini gerçekleştiren Kerem Ali Boyla ve kuş fotoğrafçımız Özkan Üner de katıldı. Kerem ,Göksu Deltası için bir yıllık bir çalışma yapmıştı .Odenli iyi tanıyordu ki nerdeyse eliyle koymuş gibi kuşları buluyordu. Göksu deltası gözlemi müthişti . Silifke Kalesindeki Duvar Tırmaşık daha da müthişti! Bu arada Kerem ile EminAnkara'dan getirdikleri kanadında yarası yeni iyileşmiş bir Arap Bülbülünü de doğaya saldılar. Çukurova DeltasındaSümsük görebileceğimizi söylendiğinde pek inandırıcı gelmediği halde 300. türüm o gezide Sümsük oldu. Karataş' da balık ziyafetiyle kutladık. 2006 da 55 yaşımda 300. türümü görmüştüm hem de bir Sümsük! 400.türe de desek de yaşımdan dolayı pek inandırıcı gelmiyordu aslında . Gelmiyordu gelmesine de ancak 400. türüm Çöl Kuyrukkakanı oldu! 2012 yılında , 61 yaşında yine Emin'in rehberliğinde 400. türümü görmek çok şükür kısmet olacak ve Emin ile Narlıkuyu'da mis gibi balıklarımızı yiyip kutlayacaktık! 4 yılda 300 tür görmüştüm ama 100 türü 5 yılda görebilmiştim. Kuş gözlemci olmayan dostlarıma açıklamak isterim ki ; bunun nedeni gitgide göreceğiniz türler zorlaşır ve daha noktasal alanlara gitmeniz gerekebilir. Daha sonra da Konuk ve Raslantısal kuşların peşine düşmek gelir.

Güneydoğu'da Kuşçu Fırtınası gezimize Ankara'dan Barbaros Demirci katıldı. Doğu Anadoluda Kuşçu Fırtınası 'na ise Özkan Üner katıldı. Bütün bu gezilerde Emin programlarını o kadar güzel hazırlamıştı ki her an yeni bir alan ve yeni türle karşılaşıyorduk. Bu gezileri Emin ve ben yazılarımızla "yelkovan" ve "toygar" gruplarında paylaşıyorduk. Kuşçu Fırtınaları yazıları "Yazılarım " grubu içinde..Sonraki yıllarda Soner ile yaptığımız kertik turları her zaman andığım heyecanlı turlardır . Kendi yabancı turlarının arkasına takıldığım çoktur . Yamandır Soner!

2006 yılı yaşamımın kuş gözlemciliği alanında benim için bir milattır. Bu miladı birlikte paylaştığımız kuş dostları kardeşlerime ; Emin'e ,Soner'e , Kerem'e ,Oğuz'a , Özkan'a , Barbaros'a selam olsun! Daha sonra Murat'la yaptığımız maceralı kertik gezileri ile muhteşem deltalarımızın sıcak evsahiplerinden Kiraz Hocam , ilham perisi Süleyman ve sevgili eşim Yavuz türlerimi zenginleştirmede beni yanlız bırakmayan kuş dostları oldular. Onlara da Selam olsun!