Instagram

ÇİP VE ÇÖP ( YIL 2004 )

İstanbul ,Büyük çekmecede avcılar kuğuları vurdular!!
Ne demeli bilmiyorum,bildiğim tek şey bu olaylara karşı daha fazlasını yapabilmek gerektiği ..Körfezde bile birebir,üstelik fotoğraflı avcı izlediğimiz halde ancak sonuç almaya başlıyoruz.Yani kamera koymak aklıma gelmiyor da değil hani..Bir kuşçu avcıların fotoğraflarını çekmese,ben taa oraya gitmesem ,İl Md.lüğüne gümeleri göstermesek ve daha sonra yapılan yazı ve işlemleri takip etmesem, av haberlerini bana kimse vermese ,denizdeki adacıklardaki mühreleri yinekuşçu haber vermese,avcılar gölde balık ağı atıyormuş gibi,denizde böcek çıkarıyormuş gibi yapmasa ,veya yapsa da tüfeklerini sakladıklarını söylesek,polis gelse bize inanmasa da onlara inansa ,sonra da çOB daki şube müdüründen fırça yesek;sonra emniyet md.lüğünü arasak da şu karakola müracaatımız var lütfen ilgilenebilirmisiniz desek de ,o emniyet görevlisi Klimanjaroya tırmanmış dağcı ve doğasever olsa da daha fazlasını yapmamız gerekiyor..(hepsini de yazmadım buraya dahası da var yani..)

Ancaaaaak bugün gazetede bir haber okudum.İnsan beynine 2029 dan itibaren ,insanı hem duygusal hem de zihinsel açıdan yönetecek çiplerin yerleştirileceği yazıyor.Sonuç ölmek istemeyen robotlar vb.

önce bu çalışmaların yanına ağacı koydum,işte kayın ,meşe,doğu çınarı,buz tutmuş göllerİn kıyısında tek bacağının üzerinde akbalıkçılları,kar tanelerinin altında Ağustosta ,Akdenizdeymiş gibi yıkanan karabaş martıları,zengin ördek karışımlarını,o ağaçtan bu ağaca çılgınca öterek dişisini arayan öter ardıcı...sonra dedim ki ya sen temelli safsın eller çip yapıp beyinlere yerleştiriyor,robotlarla uğraşıyor sen hala;Kamil Abduşa sakarca mı inmiş aa,işte kuşumu vurdular, güzelim kızılağaçlar gidici,burası sulak alan,son akciğerler!,uğraşıp duruyorsun..Aman tanrım gözümde doğaseverler bir avuç tarihe gömülesi safyürekler oluverdi..Acaba tarih yüzyıllar sonra bu grupların varlığını bir paragraf da olsa yazarmıydı. İki yüzyıl sonra bir tez konusu olurmuydu..Hatta o genci görüyordum, heyecanla "daha önce hiç işlenmemiş bir tez konusu buldum sonunda.." deyip cümlemizin nasıl bu yola döküldüğünü neşterlemeye başlıyordu..Giderek kitaplığımdaki kitaplar sonbahar yaprakları gibi kuruyup uçuşmaya başladılar..Hatta toprak oldular!
Bunu nasıl düşünememiştim nasıl?Belki de düşünmüştüm de şaka gibi gelmişti. Akıllım altı üstü bir çip bulacaksın. Yatıracaksın avcıyı, takacaksın çipi gör bak ondan sonra tüfeğine nasıl gül takıp geziyor oralarda!! Bir de Türkiyede silahın yasaklanması gerekli bunun için ne yapmalı diye düşünüyorsun..Gözümün önüne teneke dükkanlar geliyor ,kapılarında :"Doğa çipi verilir! "yazmakta.
Yok Belediye Başkanını kuş sayımına götüreyim,olmadı plaket vereyim yok böyle şeyler, takıyorsun çipi tamam..Tayyip kapıda karşılıyor; "ah!" diyor ldquo; şu boğaz köprüsünü kuzeye çeken dillerim kurusaydı..""
Şu çipmucitleri Craig Venter'le Ray Kurzweil'eçay servisi yapsaydınbre Bahar, doğaya daha bir faydan dokunurdu.
Bu akşam kendimi çöp gibi hissediyorum,yarına...bilemiyorum gerçekten bilemiyorum..Hele biraz müzik dinleyeyim: Amadeus'dan olsun; Requiem ve Ave Verum Corpus tabiki..


www.baharca.com sitesinde bulunan tüm yazılar, belgeler, listeler ve fotoğrafların tümünün kullanım hakkı Bahar Bilgen'e aittir. 2. şahıslar tarafından kopya edilemez, kullanılamaz ve izinsiz kaynak gösterilemez. Her hakkı saklıdır.