Instagram

SPRINGBOK - ALEKSANDER BAY - SCLATER'İN TOYGARI (NT) - BARLOW'UN TOYGARI


Calvinia’dan ,Pofadder’e , kuzeye devam ediyorduk. Habitat görüntülerini de fotoğraf dizilerime ekliyorum. Hayranlıkla izliyor ve bu habitatta kuş aramaktan son derece mutlu oluyordum. Hedef türü aramak için 7-8m. aralıklı tek sıra dizilip habitatları tarıyorduk. Her taraf çit ile çevrili olunca , doğal olarak çitleri akrobatik hareketlerle , ya da sürünerek geçip alanları tarıyorduk. Dağılarak epey bir alanı taradık. Fakat Sclater Toygarı (Sclaters Lark) yoktu. Sonunda ümidimizi kesmiştik ki çiftliğin oluşturduğu havuza doğru uçan birkaç kuş gördük. Yaklaştığımızda Pete su içmeye gelmiş Sclater Toygarını gösteriyordu! (Foto: P. Morris) Yorulduğumuza değmişti. Ak enseli Serçe Toygarı (Grey backed Sparrow Lark) ve bir çift Kara kulaklı Serçe Toygarı da (Black eared Sparrow Lark) suyun kenarındaydılar.



Pofadder ve cıvarı Nama- Karoo habitatında . Sonraki gün Springbok , Port Nolloth ve Aleksander Bay duraklarıyla kuzeye yöneldiğimizde tekrar Succulent Karoo içine girecek ve Kalahari çölü ile sınırda birleşecektik. Bu habitatlar bize harika kuş türleri getiriyordu. Kuşlar inanılmazdı. Her tarafta Toylar , Toygarlar vardı. Toylarla adeta yürüyordunuz. Geçen ay , Avustralya da da böyle bir heyecan yaşamıştım.





Şu an Ludwig Toyunun (Ludwid Bustard) yanından geçiyor ve önümüze çıkan Kori Toyu (Kori Bustard) ile keyifleniyorduk. Kızıl Toygar (Red Lark) ile epey eğlendik. Yaban Devekuşları ailecek bizi süzüyordu. Bu arada yolumuzu kaybettik. Gitgide daralan toprak yollara giriyorduk. Sonunda bir araç arkamızda belirdi. Bize yardım etmek için özel olarak bir çiftlikten gelmiş. Bizi ana yola çıkardı. Çıkardı çıkarmasına da kendi arazisinin içinden. Her yerde çitler var. Bütün alanlar çiftliklerin mülkiyetinde olduğundan çitlerle çevrili . İçlerinde havuzlar var. Öğle yemeği için Brandvilei de bir yere gittik. Yemek gecikince ben dışarı gözleme çıktım. Farekuşları çok yakına geldi . Alev gözlü Arapbülbülleri (Red eyed Bulbul) vardı. Latakoo Örümcek kuşlarıyla (Lanius collaris sub. coronatus) eğlendik. Güneyli Fiskal in tür olması kuvvetle muhtemel bir alttürü. Yemek bir türlü hazırlanmayınca kraker le idare etmeye karar vererek Springbok’a doğru yola devam ettik.Springbok ta , tam anlamıyla sahibi ırkçı olan bir misafirevinde kaldık. Odalar temiz rahat ve bahçe Kasım ayında yasemin kokuları içindeydi neyse ki . Sonsuz zengin bir doğası var Dünyamızın.



Yine sabah kör karanlıkta yola çıktık. Port Nolloth' a vardığımızda tam kuşların saatiydi. Yolda bir durakta Smith’s Red Rock Rabbit görmüştük. Hedef türümüz endemik Barrow Toygarı (Barrow Lark) ! Dünyada sadece Port Nolloth dan başlayarak Namibya’nın güneybatı sahillerinde ve Turuncu Nehir ağzında seyrek bitkili kumullarda yaşıyor. Yol kenarındaki direklerde Dokumacı kuşlarının kolonisinin yaşadığı yuvalarını gördük. Daha ilerde mücevher madenleri var. Biz de birkaçını gördük. Kuşun yaşam alanını bu madenler tehdit ettiğinden , nüfusu Güney Afrika’da NT yani yakın tehdit altında . Yine hepimiz bir tarafa dağılarak kumullarda aramaya başladık. Karu Toygarı , Karu Çulhakuşu , tepemizde Bıyıklı Doğan ve sonrasında çok güzel bir Çakal Şahini (Jackal Buzzard) görüyorduk. Bayağı bir bölge taradık. Kumullarda oldukça zorlu bir arayıştı. Sonunda Pete burada olmadığını düşünerek aracımıza binip, nerdeyse Namibya sınırındaki kumullarda tekrar indik. Burası Aleksander Bay . Turuncu Nehrin denize döküldüğü yer. Yeni noktada birbirimizden çok ayrılmadık. Herkes heyecanla dolanıyordu. Önce Pete erkek bir Barlow’s Lark gösterdi. Fakat tam emin olamadı. Dediğim gibi tanımda zor olan Toygar türleri var. Alt türleri var vb. Fakat yine epey bir dolandıktan sonra bir çift garantili Barlow Toygarı (Barlow’s Lark) buldu. (Foto: P. Morris) Hatta bir anı fotoğrafı bile çekti.




Namibya sınırının kenarından yürüyor . Namibya da kuşlara bakıyorduk. Burada iki ülke arasında Turuncu Nehir (Orange River) sınır olarak belirlenmişti. Biz de Güney Afrika kıyısındaydık (foto). Port Nolloth a öğleyin döndük. Öğle yemeği deniz kenarında yüksekçe bir yerde piknik şeklinde yaptık. Aracın dışında yemeğimi çok istekli olan Martılarla paylaşmaya başladım . Bir curcuna şeklinde yemeğimi onlarla tamamladım. Eğlenceliydi . Istanbul'da vapurlarda bu paylaşımlara alışıktık. Yine o anları hatırlatıyordu. Sahildeyken Heaviside Yunuslarını gördük. Dünyadaki en önemli Benguela Deniz Ekosisteminin yunusu. Hatta Benguela Yunusu da diyorlar. Heyecanlandım biraz. Adını bile duymadığım küçük , oyuncu bir Yunus türünün oyunlarını izliyorduk. Dönüşte Kızıl Piskopos kuşlarının beslendiği bir ağacın yanında durduk . Fakat yapraklardan net bir görüş elde edemedim. Yol kenarında Ak kanatlı Kızılkanat (Pale wing Starling); Alaca İskete (Black headed Canary) , Uzun gagalı Karu Toygarı (Long billed Karoo Lar) gördük. Yine Benekli Puhu (Spotted Eagle Owl) kaydı ile Springbok a dönüşe geçtik.

Gruptan biri tam anlamıyla Baykuşçu . Özel ilgisi Baykuşlara . O nedenle onun görmek istediği baykuşu arayacağız. Bu nedenle ikinci akşam baykuşa yakın bir restoran seçmiş rehberimiz. Restoran adeta kütüphane gibiydi , kitaplarla doluydu. Bitkiler , ağaçlar , kuşlar hakkında kocaman bir doğa kitaplığı. Kütüphaneyi restoran yapmışlar sanırdınız. Çok beğendim. Maalesef kısa süre ilgilenebildim. Sonuçta aradığımız Kap Puhusu yerine (Cape Eagle owl) yerine Benekli Puhu bulduk yine. Daha önce girilen kayıtlarda Kap Puhusu tanımının yanlış olduğu kanaatine vardılar.


www.baharca.com sitesinde bulunan tüm yazılar, belgeler, listeler ve fotoğrafların tümünün kullanım hakkı Bahar Bilgen'e aittir. 2. şahıslar tarafından kopya edilemez, kullanılamaz ve izinsiz kaynak gösterilemez. Her hakkı saklıdır.