Instagram

DON CORVIDAE - ( YIL 2004)

Sevgili ülkemizde bahar bu yıl perdelerini geç açtı.Bir süs bir kıyamet daha seyrine doyamadık derken sahneyi güneşe bıraktı .Şimdi güneşin gösteri zamanı bulutları bir kenara iterek öyle bir sahneye çıktı ki gölgeler kaçacak delik aradı.Sıcacık koltuklarımızda sereserpe oturup bu eşsiz gücün yeteneklerini seyretmekteyiz artık.
Bu bahar martı oldum, serçe oldum güvercin oldum ancak ille de karga oldum!Hatta daha çok karga oldum.Onlara o denli kızıyordum ki belki de bundan kurtulmak için hep karga oldum.İyi de oldu..Onlar bana, martıların saflık ve temizlik simgesi renklerine aldanmamam gerektiğini gösterdi,serçelerin ne denli becerikli olduğunu ,güvercinlerin kendilerine dönük yaşamını ,kumruların kitaplara geçen öyküsünün tartışılır olduğunu birer birer gösterdi.
Her mahallenin olduğu gibi bizim mahallenin de çatıları, çatı parapetleri, baca kenarları, eskiden kalma tv.antenleri, arkadaki alaturka kiremitler, yağmur olukları, aydınlıkların camdan kapakları , sedir ağacı ,erik ağaçları hatta balkonumuz güzel aşklara ve sonunda kurulan yuvalara sahne oldu yine bu mevsimde.Güvercinler aşk defterlerine çizik atmada kumruları epey geride bırakırken, serçeler de hatırı sayılır sevdalar peşindeydi. Mahallenin ünlü erkek kumrusu eski eşini çok sevdiği halde aklını çelen diğer dişiyi kuma almakta gecikmedi. Böylece ayyuka çıkan dedikodularla ününe ün kattı .Eski moda bir tv anteni üzerinde gerçekleşen bu olayın tanığı olan şahsım; bir daha ldquo;kumrular gibi ..." benzetmesini sözlüğünden bir daha geri dönmemecesine çıkardı. Gümüş martılar bütün haşin ve sert davranışlarına rağmen karşılıklı sallanarak gece yarıları biri kvııık- biri kvvaaa diye diye birbirlerine serenatlar yaptılar dakikalarca...
Sonra çevrede hazırlıklar başladı yuvalar leş kargalarının sıkı gözetiminde kuruldu.Yuvalar,yumurtalar ve yavrular leş kargaları akınlarından üzülerek belirteyim ki yeterince nasibini aldı.Aslında onlar da yuva kurdu.önce aşağıdaki eriği seçmişlerdi yuva kurmak için; fakat sonra vazgeçip yukardaki eriğe yattılar. Böylece Don Corvus Corone Cornix Corvidae denin de şüphesiz sağsalim torunları oldu.Bu bahar bizim mahalle, göklerde Don jr3 ailesi ile adamlarına; yerde de yine mahallemizin medar-ı iftaharı Tekir'e teslim oldu.
Corvidae'ler yanlış anlaşılmasın Corleone'ler demedim..Bunların farkı birinin beyaz perdeye intikal eden senaryosu . Dolayısıyla biri gişe hasılatı kırarken diğeri her daim bu kocaman perdede seyredildiği halde hakettiği kayda bir türlü geçememesi. Bizimkiler ithal de değil % 100 yerliler. Bu sülaleye dahil olan hercinsin ;nedense ayrı dallarda oskar almaması içten bile değil.Kendilerine biçilmiş en zor rollerin altından öyle ustalıkla kalkarlar ki ağzı açık kalır insanın.Ayrı ayrı yetenekleri var.Hepsi sonuna kadar yalın ve gerçek..
İçlerinde katıksız maço görünümlü ancak bir o kadar duygusal olanı aslında sadık bir doğasever. Alakargaların boncuk renginde siyah çizgili ceketi, maço görünümlerini tamamlıyorsa da yufka yüreği hemen belli oluyor.Doğaseverlikleri gerçekleştirdikleri kuş ekiminden kaynaklanıyor.Sonra küçük kargalar var .Aralarında şair olsa eminim küçük kargaların gözlerine şiirler yazardı.. Biraz kavgacı ve kıskanç olabilirler mi acaba? Saksağanlar var sonra ..Okullu sanki.Onlar planlama uzmanı ve yönetici.Kariyerlerine uygun giysileri var.Kaliteli saten tüylerden biçilmiş koyu tonlarda ağırbaşlı kostümler bunlar .Daha el attıkları hiçbir işi ağızlarına yüzlerine bulaştırmadılar. Her zaman insanları hayret içinde bırakıp takdirlerini topluyorlar..Kuzgunlar,kara şövalyeler onlar..Futursuz ve korkusuz!Henüz tanımadıklarım da var doğal olarak..Ancak bunların içinde bütün gün bizimle her yerde beraber olanlar var ki aslında bu yazı "yiğide vur hakkını yeme" misali onlara ithaf edildi. Leş kargaları...

Aslında herşey başlangıçta yolunda görünüyordu.Hayat kuşlar için de bizimki gibi yinelemelerle akıp gidiyordu..Onları aynı balkondan önceki yıllar da seyretmiştim.Martılar güvercinler serçeler kargalar kuşlar işte!.. Kuşlar işte!..Farklı olan benim kuşlara duyduğum hislerdi.Soru denizlerine yelken açtıkça acı tatlı rüzgarlar peşinde yanıtları buldukça ;onları değiştirememenin çaresizliği olan dalgalar beni gerçek sevginin kıyılarına sürükleyip götürüyordu..Bir katili, annesinin koynundan yavrusunu çalıp parçalayan bir katili, ocaklar söndüren şehir eşkiyasını , bir kanlı teröristi anlayış ve sevgiyle karşılamayı öğrendim bu bahar!...
Don Corvus Corone Cornix Corvidae ve ailesi ile adamları çevredeki çatıları fır dönüp en planlı ve kanlı baskınları gerçekleştirerek, eminim her mahallede olduğu gibi bizim mahallede terör estirdiler.Serçe yuvaları, kumru yuvaları, güvercinler, martılar hatta kediler.. Hatta ben...Kediler mi ?Evet.Yer ile göğü paylaşamadılar.
Kısaca Don Corvidae ; yani karga aleminin Babası oldukça şık gezer .Sabahları ya bizim tentenin demirlerine, ya da komşu çatı parapetine konar.Bakarım her sabah yüzünü yıkamış saçlarını jölelemiş tertemiz pırıl pırıldır.Nereden su içiyorsa kafasını da sokuyor ki başındaki tüyler,modaya uyan gençlerimizi kıskandırırcasına inceden kalına tel tel jöleli ..Bu haliyle dişi kargaların ilgi alanına anında girmesi içten bile değil Hele kara gagası ile üzerindeki gözün altına inmiş kaşlar(!) ve kara gözlerdeki delici bakışlar...Bütün günahlarını itiraf edesin gelir!.
Bizi dikkatle gözler.O bir insan gözlemcisi .Yoksa nasıl bilir pidenin suda yumuşayacağını...Şöhreti mahallede herkesin dilindedir...Yanında erketesiyle gezer.O yuvaya dalmaya çalışır.Diğeri iki bacağını iyice açıp tam denge halinde durur.Ama olay işte burada: öteki ne yapıyor diye aval aval bakmaz ;sağı solu kolaçan eder .öyle iyi yetiştirmiş adamlarını ..Mahalledeki yuvaları onu takibederek rahatlıkla bulabilirsin.Mahallenin KuşAtlasını ver ona çıkarsın.Ne uğraşacaksın şimdi kuş gözlemci yetiştireceksin diye!..Taşeron mübarekler..
önce onunla kavga etmeyi denedim.Sonra laftan anlamayan kumruları azarladım. Ancak nafile kumru yine geldi balkondaki manzaralı saksıya yumurtladı. Bu hatayı her yıl yapıyor.Sonunda yine kurtulamadı.Bizim balkon onun "Ebleh Kumru Restoranı" .. Don Corvus Corone Cornix Corvidae!O Bizim mahalledeki bütün leşkargalarının şahsi temsilcisi.Sözde dişi kargaların gözdesi.Romantizmin kıyısından geçtiğini görmedim.Kumrulardan güvercinlerden bile ilham almaz.
Doğa bilmiş ve ona huyuyla eşdeğer kılık giydirmiş.İçi dışı bir yani.Sahtekarlık yok.Bazen kendimi tutamam ldquo;Sen kendini güçlü yakışıklı zeki sanıyorsun değil mi?" diye haykırırım."Bir sağanak yağmur yağsın görürüm seni o zaman!"
Ne ilgisi var demeyin.Yağmurda iyice ıslanmış bir leş kargasını izleyin .çırılçıplak kalır sanki!.Utana utana bir gider ki .Açık renkli hav tüyleri altından çıkar.Rengi açılır,jöleler akar(!). Bu kuş da nerden gelmiş dersin. Tanıyamazsın. Arkasından bakakalırsın. Kuyruğunu sıkıştırıp hızlı hızlı bir yürür ki! Bir sağ yalpala, bir sol yalpala.. Yoksa sen Don Corvus Corone Corvix Corvidae misin?Ne gülünçsün sen öyle ! Sıra artık bendedir.Don Corvidae' nin kendinden emin, güçlü, zeki, yakışıklı imajı bir sağanakta bertaraf olmuş, bitmiştir.
*********
Sen Corvus Corone Corvix Corvidae, corvidaelerin şahşi temsilcisi , korkusuz şehirli, güçlü nefer!Sen olmazsan gökyüzü yalnız kalır.Kim kovalar leylekleri..Serçelerin canı sıkılır ağızlarında yem, köşe kapmaca oynamazsa seninle..Kim seni suçlayabilir yaşadıklarından..Kim bana bir ayna tutar senin gibi?Kimin bakışları sorar ldquo; ya ben de seni gözlersem ldquo; diye.Ey amansız insan gözlemcisi ,yüz yıl sonra bu şehir sana tutsak olmasın, gel şimdiden anlaşalım seninle....

Not:Sevgili corvidaeler yazdıklarıma yanıt veremeyecekler ancak yanıt hakları bende saklı olacak.


www.baharca.com sitesinde bulunan tüm yazılar, belgeler, listeler ve fotoğrafların tümünün kullanım hakkı Bahar Bilgen'e aittir. 2. şahıslar tarafından kopya edilemez, kullanılamaz ve izinsiz kaynak gösterilemez. Her hakkı saklıdır.